17 Temmuz 2018 Salı

Gizemli Dünyamız; BİLİNÇALTI

                    Ne kadar kolay görürüz,duyarız,koku alırız ya da hissederiz. Biz bunu sanki direk duyu organımızdan beynimize iletildiğini sanırız. Oysa o iş öyle değil. Daha öncede belirttim, beynimiz çok korunaklı bir organ. Hiç bir ışık,ses,koku geçirmez. Duyu organlarımızdan gelen veriler işlemden geçerek beyne ulaşır. O şekilde görürüz,duyarız,hissederiz.
                    Duyulardan saniyede binlerce veri akar. Bunu bir otobandan, hızlı geçen araçlar gibi düşünebiliriz. Beyin aralarından seçe seçe ilerler. Seçilenler kısa süreli bellekte değerlendirilir. Kısa süreli belleğin kapasitesi sınırlıdır. 5 ile 9 arasındaki veriyi tutabilir. İşine yarayacak olanlar uzun süreli belleğe aktarılır. Ve tekrarlanırsa öğrenme gerçekleşir ve tekrar kullanılmak kaydı ile bilinç düzeyinde depolanır. İşine yaramayacak olan veriler ise bilinçaltında depolanır. Bu anlattığım döngü bilinçli bir birey için geçerli.
                    Ya birey bilinçli değilse;
                     Duyular anne karnında iken oluşmaya başlar. Duyular oluşmaya başladığı andan itibaren de veri akışı başlamış demektir. 6 yaşına kadar bir bebekte bilinç düzeyi tam gelişmediği için veriler tümden depolanır. Doğru yanlış, olumlu olumsuz her ne veri gelirse depolanır. Tekrarlanan veriler ilerde daha kolay bilinç düzeyine taşınır. 6 yaşına kadar veri işleme sürecinden pek bahsedemeyiz. İşte bilinçaltının çok büyük bir kısmı bu zaman diliminde oluşur.
                     Bir örnek vereyim: Annesini emen bir bebek, annesinin memesini ısırır, doğal olarak anne irkilir ve istemsiz tepki verir. Bu tepki bile ilerde çocukta bir korku gelişmesine neden olabilir.
                   Beynimizin %3 ünü kullanıyoruz efsanesi vardır ya, işte tamda budur. Yani farkında olduğumuz, bilinç düzeyimizi kullandığımız alan beynimizin o kadarıdır. Diğer kalan kısmı tamamen bilinçaltımızdır.
                    Alında bilinçaltı, bilinç düzeyini destekleyen bir mekanizmadır. Bireyi korumaya, desteklemeye, iyiliği için uğraşmaya, daha az yorulmasına, daha mükemmel yapmasına yardımcı olmaya çalışır. Mesela araç kullanmayı öğrendin. Yıllar geçse bile unutmazsın. İşte bu bilinçaltının eseridir. Sanki mekanizmayı otomatiğe almak gibi bi durum. örnekleri çoğaltabilirsiniz. Hiç hoş olmayan bazı tepkilerin kaynağıda bilinçaltının ürünüdür. Hiç düşünülmeden korumak amaçlı tepkide verebilir.
                  Bilinçaltı insan yaşadığı sürece aktiftir. Uyuması, dinlenmesi gerekmez. O yüzden görülen rüyalar bilinçaltının eseridir. kendini tamir etme yöntemidir.
                  Ya ben bu anı daha önce yaşadım ya da bunu daha önce gördüm (Deja vu) denir ya. işte o da bilinçaltının ürünüdür.
                  Kısaca bilinçaltı için doğru yanlış, zararlı zararsız, ahlaklı ahlaksız, gerçek hayal, geçmiş gelecek farketmez, herhangi bir değerlendirme yapmaz. Anı yaşar.
                   Sonuç olarak; Gün içindeki davranışlarımızın, yaşadığımız duyguların, içinde bulunduğumuz durumların çoğu bilinçaltının etkisi altında olmuştur. Anlamlandıramadığınız bir yönünüz varsa işte tamda orası bilinçaltıdır.
                   Belki ilerde bilinçaltı nasıl kullanılmalı, ya da kullanılabilir mi? onu anlatırım.


                                                                                                                               Hoşcakalın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder